Kazdağları Ekoloji Platformu: ‘’Madene verecek suyumuz da, köyümüz de yok’

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve köylüler Valiliğe dilekçe vererek basın açıklaması yaptı. Çevreciler açıklamada Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından, Halilağa Altın Bakır Madeni Projesi için açılan dava ile ilgili alınan kararın ardından yetkili kurumlara seslendiler. 80 yaşındaki Şerife Teyze de çevrecilerin arasında yer aldı; güçlükle çıktığı merdivenlerden yardımla ancak indi; yine de direnişten vazgeçmedi.

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından, bir maden şirketinin Kazdağları’ndaki Halilağa Altın Bakır Madeni Projesi için açtıkları davası iiçin Çanakkale 2. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.   Kazdağları Ekoloji Platformu ve köylüler bu gün kararın uygulanması için Valiliğe dilekçe vererek basın açıklaması yaptı.   Cengiz Holding'in işletme sahası içinde kalan Hacıbekirler Köyünde doğup büyüyen 80 yaşındaki Şerife teyze de direnişçilerin arasında yer aldı. Güçlükle çıktığı merdivenlerden yardımla ancak indi; yine de direnişten vazgeçmedi.  Ankara'ya giderek Danıştaydan  Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne her noktada sesini yükselten Şerife Teyze; kesim boyunca her gün kesim alanında makinelerin önünde yer aldı. Madene karşı mücadelesini yaşına rağmen sürdüren  Şerife teyze bugün de Çanakkale Valiliği'ne geldi.    Açıklamayı Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan yaptı. Çevreciler, Halilağa bakı-altın madeninin işletme izninin durdurulduğunu belirterek, yetkili kurumlardan kararı uygulamasının beklediklerini ifade ettiler.       Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: ‘’Çanakkale ili, Bayramiç ilçesi, Hacıbekirler Köyü sınırları içerisinde 89430 ruhsat numaralı sahada Halilağa Bakır Ocağı Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama tesisi projesi için Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından verilen 24/07/2024 tarihli bakır işletme izninin; hukuka ve mevzuata aykırı olduğu, proje ile ilgili ÇED sahası ve bakır işletme izni verilen alanın birbiriyle uyumsuz olduğu, ÇED alanından daha geniş bir saha için bakır işletme izni verilemeyeceği gerekçeleri ile yürütmesinin durdurulması ve iptali için geçtiğimiz aylarda bileşenimiz olan Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından dava açılmıştı. Çanakkale 2. İdare Mahkemesi dava kapsamında talebi görüşerek söz konusu işletme izninin yürütmesinin durdurulması yönünde karar vermiştir. Kararda aşağıdaki ifadeler yer almaktadır: “Dosya münderecatında yer alan sınırların incelenmesin neticesinde bakır işletme izni verilen alanın ÇED sürecinde değerlendirilen alanın dışında kaldığı görüldüğünden dava konusu Çanakkale ili, Bayramiç ilçesi, Hacıbekirler Köyü sınırları içerisinde 89430 ruhsat numaralı sahada Halilağa Bakır Ocağı Kapasite Artışı, Cevher Zenginleştirme Tesisi ve Atık Depolama tesisi projesi için verilen Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün 24/07/2024 tarihli bakır işletme izninde hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Öte yandan, dava konusu işlemin icrasına devam edilmesi halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğabileceği de anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, kararın tebliğini izleyen günden itibaren yedi (7) gün içerisinde Bursa Bölge İdare Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere 09/01/2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.” Truva Bakır A.Ş. 78 gündür üç köyün ortasında kalan proje sahasında yaklaşık altı bin dönümlük alanın beş binikiyüz dönümlük sık meşe, çam ormanlık alanında aralıksız kesim yapmakta, yollar açmakta. Maden sahasının hazırlık süreci olarak Çed’te verilen iki yıllık süreci işletmekte. Bu süreç içinde Danıştay’da olan davamız ile ilgili halen bir karar açıklanmadığından, şirket bir milyondan fazla ağacı düz kesimle, kökleyerek, sahayı maden için tıraşlanacak hale getirerek bölgeyi ormansızlaştırmıştır. İdare mahkemesinin de belirttiği gibi ‘telafisi güç veya imkansız zararların’ doğmasına neden olmuştur. Danıştay’ın vermesi gereken kararı beklerken, yerel mahkemeden çıkan bu kararın, hukukun kamu yararına uygulanması ve yasalara uygun olarak adaletin sağlanması adına önem taşımaktadır. İşletme izni olmadan işletme faaliyetlerinin yürütülmesinin mümkün olmayacağı, herhangi bir madene yönelik hazırlık çalışması yapılamayacağı maden yönetmeliğinde de net bir şekilde ifade edilmiştir. Çanakkale Valiliğinden, güvenlik güçlerinden Çanakkale 2. İdare Mahkemesinin vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararından dolayı proje sahasındaki tüm madencilik faaliyetlerinin, ağaç kesimlerinin durdurulması yönünde  gerekli talimatları acilen vermelerini bekliyoruz. Sahada maden faaliyetlerinin durdurulmasının, kararın uygulanmasının takibi amacıyla, projeden etkilenen köylülerimiz ile sahada uygulamaların durdurulması için yerinde tespitlerde bulunacak, kararın uygulanması ile ilgili kamuoyunu bilgilendireceğiz’’.