Spor denince akla barış, kardeşlik, birlik ve beraberlik gelir ama sadece akla mı gelir?
Ülke futbolunda büyük icraatlar gerçekleştiren Çanakkale futbolu her geçen gün gözler önünde eriyor, kan kaybediyor.
Peki sebebi ne?
Holiganlık olabilir mi?
Ya da etkisi olabilir mi?
Tabii ki tek bir yere yoğunlaşarak bütün başarısızlıkları oraya yüklemek doğru olmaz, olmamalı da.
Ama sadece bu sene Çanakkale’de faaliyet gösteren Amatör liglerde yaşananlara bir bakalım;
Geliboluspor otobüsüne saldırı,
Bir takımın futbolcusu tarafından karşı takımın antrenörüne yumruk atılması,
Her hafta oynanan karşılaşmalar arasında en az bir maçta 2 veya 3 tane kırmızı kart çıkması,
İlçeler arası rekabet adı altında misafir taraftarlara taş atılması, saldırılması,
Takımlar arasında ki teknik kadro ve oyuncular arasında yaşanan tartışmaların saha dışına taşınması,
Lobisi olan kulüplerin veya kişilerin diğer kulüpler üzerinde baskı yaratması,
Bunlar saha içerisinde yaşanan, Çanakkale’ye ve kent futboluna yakışmayan bazı konu başlıkları, bir de başarıyı hazmedemeyen ve başarılı olan antrenörlere veya oyunculara cephe alınması var tabi.
Çanakkale’de faaliyet gösteren bir takımın, bir teknik adamın, bir futbolcunun başarısı neden bazılarını mutsuz etmekte ve hemen karalama kampanyası yürütülmekte?
Bu mudur futbol?
Bu mudur Çanakkale?
Kalbi futbol ile atan, amatör liglerde bile tribünlerin tıklım tıklım dolduğu Çanakkale’ye ayıp ediyoruz arkadaşlar,
Hepimiz.
Peki,
Sahanın olmadığı ya da kısıtlı olduğu bir kentte futbol gelişir mi?
Gelişmez.
Özellikle, aynı saatte iki takımın antrenman yaptığı, neredeyse 60 kişinin aynı saha içerisinde aynı anda bulunduğu bir ortam da hiç GELİŞMEZ.
Ya herkes elini taşın altına koyacak ya da kent futbolu her geçen gün daha çok kan kaybederek lav olacak.
Benim sorum şu;
Kentimizin futbol büyükleri, dinamikleri, taraftar liderleri bir araya gelerek ortak bir adım atmak için neyi bekliyor?