Umurbey İlkokulu'nda yaşanan “Engelli Öğrenciye Ceza” skandalı iddiası, hem aileyi hem de çevreyi derinden sarstı. 5 yaşındaki E.A.Y., beslenme saatlerinde yaramazlık yaptığı gerekçesiyle öğretmeni tarafından aç bırakıldığı iddia edildi. Bu durumu fark eden aile, okul müdürüne ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yazılı şikayette bulundu, ancak şu ana kadar hiçbir dönüş almadılar. Öğrencinin yaşadığı travma okuldan soğumasına yol açtı, ancak durum hala çözülmedi. Anne H.Y., çocuğunun yaşadığı zulmü şu sözlerle anlattı: “Bir buçuk yaşından bu yana özel eğitim görüyor. Hareketli bir çocuk. Şimdi 5 yaşında ve kaynaştırma öğrencisi olarak eğitim alıyordu. Geçen yıl öğretmeni tarafından cezalandırıldığını söyleyerek okula gitmek istemediğini belirtiyordu. Her şeye rağmen göndermeye devam ettim, ta ki Kasım ayında Öğretmenler Günü’nde düzenlenen kutlamadaki videoyu izleyene kadar. O gün ameliyatlıydım, katılamamıştım. Videoda oğlumun yüzü duvara dönük şekilde ters oturtulduğunu gördüm. O an içim sızladı, çok üzüldüm. Hemen okul müdürüne durumu aktardım, sınıfının değiştirilmesini istedim. Fakat okul müdürü pek oralı olmadı ve ‘Çocuğu getir, bunda bir şey yok’ dedi. Buna rağmen çocuğumu göndermedim. Böyle bir cezanın verildiğini bilerek hangi anne çocuğunu gönderir? Ama olmadı, 2 hafta sonra çocuğumu tekrar okula götürdüm, öğretmeniyle yüz yüze görüşmek istedim. Ancak öğretmen bana bağırarak, ‘Veli görüşüm Çarşamba günü, ben bugün görüşmem’ dedi. ‘Çarşamba günü gelebilirsiniz’ dedi. Ancak çocuğumun o gün özel eğitimi olduğunu belirttim, ısrarla ‘Perşembe ya da Cuma gel’ diyerek beni tersledi. Ben de müdüre tekrar gidip durumu anlattım, o da aynı şekilde, ‘Perşembe gelin’ dedi.” Anne, bu süreçte yalnız kaldığını ve hiçbir yerden destek bulamadığını belirtti. Lapseki İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne yazılı şikayette bulunduklarını söyleyen anne, “Hiçbir dönüş alamadık. Çocuğum şu anda evde. Bu durum hala devam ediyor. Başta okul müdürü ve öğretmen olmak üzere, kimse bu durumu önemsemedi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturma başlattığını söyledi, ama hala bir şey değişmedi” dedi. En acı verici durum ise diğer velilerin sessizliği oldu. Anne, okulda yaşananları anlatırken çevresindeki diğer velilerin duyarsız kalmalarını büyük bir hayal kırıklığı olarak nitelendiriyor. “Diğer veliler, bu durumu görmelerine rağmen hiç seslerini çıkarmadılar. Bir tepki vermediler ve öğretmenin bu tutumunu savundular. İçim acıyor. Beni en çok üzen şey, çocuğuma inanmadım, onun söylediklerini dinlemedim. Keşke daha önce dikkat etseydim” diye konuştu. “Bu durumu göz ardı eden herkesin bir gün benim durumuma düşebileceğini unutmamalı” diyen anne, şunları ekledi: “Çocuklarımıza engelli oldukları için değil, insaniyet gereği duyarlı olmamız gerektiğini unutmamalıyız. Çünkü bu yarının sorunu olabilir. Benim başıma gelen herkesin başına gelebilir. Benim çocuğum engelli olduğu için her gün hastane hastane geziyorum, her türlü eğitimi alıyoruz. Ama bir gün onların çocukları da engelli olabilir. O zaman ne yapacaklar?” Anne son olarak, diğer öğrenci velilerine seslendi: “O çocuk sizin de evladınız olabilirdi. Siz de benim durumuma düşebilirdiniz. Bu duruma nasıl sessiz kalabiliyorlar? Bir gün siz de bu tür bir durumla karşılaşırsanız, ne yapacaksınız? Yanlışı savunmak ne kadar cahilce bir davranış.” Oğlunun başına gelenlerin herkesin başına gelebileceğini vurgulayan anne, “O çocuklar sizin de evladınız olabilirdi. Lütfen yanlışı savunacak kadar duyarsız olmayın. Herkesin bir gün engelli adayı olduğunu unutmasınlar” diyerek sözlerini sonlandırdı. Skandalın detaylarını okumak için tıklayın. https://www.tontv.com.tr/haber-canakkalede-skandal-engelli-ogrenciye-ac-birakma-cezasi-iddiasi-31590