“Siber Güvenlik Başkanlığı kuruyoruz”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul’da düzenlenen "Stratcom Forum’24" programına katıldı. Cevdet Yılmaz, Siber Güvenlik Başkanlığı kurulacağını duyurarak “Güçlü bir Siber Güvenlik Başkanlığı kuruyoruz. Bu şekilde ürünleri, şirketleri ve süreçleri akredite eden denetleyen ve doğru bir şekilde bu süreçlerin yönetimine katkı sağlayan kurumsal yapımızı bir adım daha ileriye taşıyacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İletişim Başkanlığı tarafından İstanbul’da düzenlenen "Stratcom Forum’24" programına katıldı. Programda konuşan Cevdet Yılmaz, “Türkiye’de yeni bir kurumsal yapı oluşturacağız. Cumhurbaşkanlığımıza bağlı güçlü bir Siber Güvenlik Başkanlığı kuruyoruz. Bu şekilde ürünleri, şirketleri ve süreçleri akredite eden denetleyen ve doğru bir şekilde bu süreçlerin yönetimine katkı sağlayan kurumsal yapımızı bir adım daha ileriye taşıyacağız. Meclisin gündemi müsait olduğu zamanda bu kanunu meclisimize sunacağız. Ayrıca Cumhurbaşkanlığımız kararnamesiyle de onu tamamlayıcı bir düzenleme gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
Yapay zeka teknolojilerinin insanlığa fayda getirecek şekilde nasıl kurgulanabileceği ve iletişim alanına etkilerinin konuşulacağı Forum’un önemli bir adım olduğuna inandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Forum’un "İletişimde Yapay Zeka: Eğilimler, Tuzaklar ve Dönüşüm" temasıyla artık geleceğin değil bugünün hatta bu anın teknolojisi dediğimiz “Yapay Zeka” dönüşümünü irdelemesini önemli bir adım olarak görüyorum. Panel içerikleri, yapay zekanın iletişim dünyasındaki hem avantajlarını hem de beraberinde getirdiği riskleri ele alması açısından oldukça anlamlı bir çerçeve sunmaktadır. Yapay zeka teknolojilerinin insanlığa fayda getirecek şekilde nasıl kurgulanabileceği ve iletişim alanına etkilerinin konuşulacağı Forum’un önemli bir adım olduğuna inanıyorum” dedi.
Çığır açan teknolojilerin gelişimiyle, hayatın her alanında köklü bir dönüşüm süreci yaşanmakta olduğunu kaydeden Yılmaz, “Özellikle yapay zeka teknolojileri her geçen gün hızla yeni gelişmelere imza atarak, tarihteki hiçbir dönüşümle kıyaslanamayacak bir ivmeyle ilerliyor. ChatGPT, Kasım 2022’de piyasaya sürüldükten sonra sadece beş gün içinde 1 milyon kullanıcıya ulaşmıştı. Bu ay itibarıyla ise haftalık 300 milyondan fazla aktif kullanıcıya sahip ve kullanıcılar günde 1 milyardan fazla mesaj gönderiyor. Bu büyüme hızı, yapay zekanın gelecekteki potansiyel etkisinin ne kadar geniş kapsamlı olabileceğine işaret ediyor. McKinsey raporuna göre, 2030 yılına kadar yapay zekânın küresel ekonomiye katkısının 15,7 trilyon dolara ulaşabileceği tahmin ediliyor. Bu artışın 6,6 trilyon dolarının artan üretkenlikten, 9,1 trilyon dolarının ise tüketim etkisinden kaynaklanacağı düşünülüyor. Pricewaterhouse Coopers (PwC) tarafından hazırlanan araştırmaya göre ise küresel gayri safi milli hasıla 2030’da yapay zekâya dayalı teknolojiler sayesinde yüzde 14 artacak. Buna göre yapay zeka teknolojilerinin küresel ekonomiye Çin ve Hindistan’ın şu anki toplam ekonomik büyüklüğünden (yaklaşık 13,3 trilyon dolar) daha fazla katkı sağlaması bekleniyor. Diğer taraftan yapay zeka teknolojileri, veriye dayalı yapısıyla hem nitelikli veri üretimi ve paylaşımını gerektiriyor hem de mahremiyet, siber güvenlik ve etik ilkeler konusunda zorluklar hazırlıyor. Siber güvenliği çok önemli görüyoruz. Türkiye’de yeni bir kurumsal yapı oluşturacağız. Cumhurbaşkanlığımıza bağlı güçlü bir Siber Güvenlik Başkanlığı kuruyoruz. Bu şekilde ürünleri, şirketleri ve süreçleri akredite eden denetleyen ve doğru bir şekilde bu süreçlerin yönetimine katkı sağlayan kurumsal yapımızı bir adım daha ileriye taşıyacağız. Meclisin gündemi müsait olduğu zamanda bu kanunu meclisimize sunacağız. Ayrıca Cumhurbaşkanlığımız kararnamesiyle de onu tamamlayıcı bir düzenleme gerçekleştireceğiz. Yapay zekanın getirdiği fırsatları en iyi şekilde değerlendirirken riskleri en aza indirmek için kapsayıcı ve çok boyutlu politikalara ihtiyaç olduğu bir gerçektir. Türkiye olarak Milli Teknoloji Hamlemiz ve Dijital Gelecek vizyonumuz doğrultusunda yapay zeka ekosistemimizi güçlendiriyor, süreci tüm yönleriyle ele alarak kapsamlı bir şekilde ilerliyoruz” ifadelerini kullandı.
Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Yönlendirme Kurulu çalışmalarıyla yapay zeka çalışmalarımızın etkin şekilde koordinasyonunu sağlamış durumda olduklarını aktaran Yılmaz, “2021 yılında yayımlanan 5 yıllık Ulusal Yapay Zeka Stratejimiz ile bu alandaki perspektifimizi ortaya koyduk. Strateji kapsamında hazırladığımız eylem planının ilk 3 yılında önemli ilerlemeler kaydettik ve bugün yüzde 60’ı aşan tamamlanma oranına ulaştık. Bu yıl içinde, güncel gelişmeler ışığında Eylem Planımızı revize ettik ve güçlendirdik. Stratejimizin odağında yapay zeka teknolojilerine ilişkin insan kaynağımızı geliştirmek, teknik altyapımızı kuvvetlendirmek ve kaliteli veriye erişimi kolaylaştırmak var. Bu stratejinin en somut çıktılarından biri, 2024-2025 Eylem Planı ile gündeme alınan Yerli Büyük Dil Modeli geliştirme çalışmalarıdır. TÜBİTAK liderliğinde yürütülen bu proje, yapay zeka tabanlı yerel çözümleri güçlendirecek, iletişim ve içerik üretiminde stratejik bir avantaj sağlayacaktır” dedi.
Avrupa Birliği’nin yapay zeka tüzüğü ile uyumlu bir yol haritası oluşturduklarını kaydeden Yılmaz, “Üniversitelerimizde başlattığımız programlar ile insan kaynağımızı güçlendiriyoruz. Diğer yandan start-up’lar başta olmak üzere Yapay Zeka alanında girişimcilerimizi destekliyoruz. Avrupa Birliği’nin Yapay Zeka Tüzüğü ile uyumlu bir yol haritası oluşturduk. TOBB ETÜ bünyesinde Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı kurularak yapay zeka araştırmalarına yeni bir boyut kazandırılmıştır. Gençlerimizi ve girişimcilerimizi bu alanda desteklemek için TEKNOFEST Yapay Zeka Yarışmaları, Deneyap Teknoloji Atölyeleri ve Milli Teknoloji Uzmanlık Programlarını destekledik. TechVisa Programı ile yapay zekâ yeteneklerini ülkemize kazandırdık. Türkiye Ulusal Bilim e-Altyapısı TRUBA’ya ilave kapasite kurulumu gerçekleştirilmiştir. 80 bin işlemci çekirdeği, 216 adet GPU ve 14 petabayt depolama alanı ile 6 binden fazla kayıtlı kullanıcıya ücretsiz hizmet veren bu altyapıyla bugüne kadar 192 araştırma projesi desteklemiştir. EuroHPC iş birliği kapsamında, dünyanın en güçlü süper bilgisayarlarından biri olan MareNostrum5’teki ortaklığımız hızlandırılmıştır. Ülkemizde halihazırda; orman yangınlarıyla mücadele, ekin alanlarının analizi, gümrük risk analizleri, KOBİ danışmanlığı, savunma sanayi, sağlık destek hizmetleri gibi alanlarda ileri analitik ve yapay zekâ uygulamaları kamuda aktif olarak kullanılıyor. Üretken Yapay Zeka ile her alanda verimliliği artırmak temel hedefimizdir. KAMAG Kamu Yapay Zeka Ekosistemi Çağrısı ile kamu kurumlarımızın bu alandaki çabalarını desteklemeye devam edeceğiz. Bununla birlikte sentetik veriyi, yapay zeka algoritmalarının eğitimi ve güvenli veri paylaşımı için kritik bir unsur olarak görüyoruz. Artan veri merkezi ihtiyacını karşılamak için bu alanda yatırımları önceliklendirmekte ve desteklemekteyiz. Büyük ölçekli veri merkezlerinin kurulumu için uluslararası yatırımcılarla görüşmeler sürerken, bu merkezlerin enerji ihtiyacının sürdürülebilir ve temiz kaynaklarla karşılanması hedeflenmektedir. Bu alanda gerek yenilenebilir enerji yatırımlarının desteklenmesi gerekse de barışçıl amaçlı nükleer teknolojilerin geliştirilmesi konusu gündemimizdedir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Forumun ana teması olan “İletişimde Yapay Zeka: Eğilimler, Tuzaklar ve Dönüşüm” küresel bir gerçekliğe ışık tutuyor. Özellikle konu iletişim ve medya olunca, yapay zekaya dair tartışmaların bir boyutu kaçınılmaz olarak toplumsal değerleri ve demokratik süreçlerimizi nasıl koruyup olgunlaştıracağımıza geliyor. Çünkü mesele sadece teknolojinin sunduğu imkânlar değil, bu imkânların nasıl ve ne amaçla kullanıldığıdır. Yapay zeka, sahte içeriklerin üretimini kolaylaştırmak ve bu içeriklerin daha geniş kitlelere, daha hızlı bir şekilde yayılmasına neden olmak gibi riskleri de beraberinde getiriyor. Deepfake teknolojisiyle üretilen videolar ve manipülatif haberler, sadece bireylerin algılarını değil, toplumların güven duygusunu da hedef alarak demokratik süreçleri ciddi şekilde zedeleyebiliyor. Yapay zeka, bilgi ekosistemimizi yeniden şekillendirirken, yanlış bilgilerin gerçeklerden daha hızlı yayıldığını düşündüğümüzde, bu teknolojinin kontrolsüz kullanımının toplumlara nasıl zarar verebileceğini çok net bir şekilde görebiliyoruz” dedi.
Türkiye’nin dezenformasyonla mücadelede örnek teşkil eden çalışmaları büyük önem taşıdığını vurgulayan Yılmaz, “Bu gerçek, yapay zeka teknolojilerinin sorumlu kullanımının yalnızca teknik bir gereklilik değil, aynı zamanda toplumsal bir zorunluluk olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu noktada, Türkiye’nin dezenformasyonla mücadelede örnek teşkil eden çalışmaları büyük önem taşıyor. İletişim Başkanlığı’mızın bu alandaki kararlı duruşu ve ortaya koyduğu somut adımlar, bilgi kirliliği ile mücadelede etkin bir model oluşturmaktadır. İnanıyorum ki Yapay Zeka’nın iletişim alanındaki olumsuz kullanımları için de İletişim Başkanlığımız kapasitesini yükseltmeye devam edecektir. Yapay zeka teknolojileri, hayatımızın her alanında dönüşüm sağlarken, etik ve sorumlu kullanımını temin etmek en önemli önceliklerimizden biridir. Bu doğrultuda, BM, AB, UNESCO ve OECD gibi uluslararası platformlarda yürütülen çalışmaları yakından takip ediyor, bu girişimlere aktif katkı sağlıyoruz. UNESCO’nun 2021’de kabul ettiği Yapay Zekâ Etiği Tavsiye Kararı, bu teknolojilerin insan hakları, çevresel sürdürülebilirlik ve adalet ilkelerine uygun şekilde kullanılmasını hedefleyen önemli bir adımdır. Ayrıca, Avrupa Konseyi’nin Yapay Zeka ve İnsan Hakları, Demokrasi ve Hukukun Üstünlüğü Çerçeve Konvansiyonu, Türkiye’nin de katkılarıyla hazırlanmış ve Mayıs ayında imzaya açılmıştır. Türkiye olarak, yapay zekanın sosyoekonomik hayatta etik ve sorumlu kullanımını temel politikalarımızdan biri haline getirerek, bu alandaki rehber ve araçların geliştirilmesi çalışmalarımızı hızla sürdürüyoruz. Bu bağlamda, etik ve sorumlu yapay zeka kullanımı için yürütülen ulusal ve uluslararası çabalar, Stratcom Forum ’24’ün temel misyonuyla birebir örtüşmektedir. Bu anlamda çok zamanlı bir Forum gerçekleştirildiğine inanıyorum. İnsan odaklı bir yapay zeka anlayışını benimsemek ve bu anlayışı etik değerlerle harmanlamak, yalnızca bir tercih değil, bir zorunluluktur. Bugün burada gerçekleştirilen tartışmalar, bu ortak hedefe ulaşmamız için kritik bir adım olacaktır” şeklinde konuştu.