Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), Güzel Sanatlar Fakültesi ve Çanakkale Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen sergide, 2 ülkeden ve 35 şehirden 75 sanatçının eserleri Troia Sergi Salonu'nda sanatseverlerle buluştu.

ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, serginin toplumsal katkı açısından önemini vurgularken, ÇOMÜ KAM Müdürü Prof. Dr. Pelin Kanten serginin dört aylık yoğun bir emekle hazırlandığını belirtti. Serginin küratörü Doç. Dr. Tuba Batu ise çalışmanın, kadına yönelik artan şiddet vakalarına sanat yoluyla dikkat çektiğini ifade etti. Açılışa ayrıca Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek'te katıldı.

Sergide, 2023 yılında öldürülen kadınların sayısını anımsatan dokunaklı bir eser de yer aldı. Anıt Sayaç verilerine göre hazırlanan bu çalışma, toplumdaki kadın cinayetleri gerçeğini gözler önüne serdi. 

Sergi, kadına yönelik şiddetle mücadelede sanatın dönüştürücü gücünü vurgularken, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine bir adım daha atmayı amaçlıyor. 15 Aralık'a kadar ziyarete açık olan sergi, sanatın gücüyle farkındalık yaratmayı hedefliyor.

ÇOMÜ’den Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede sanatla farkındalık

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında düzenlediği serginin anlamı büyük.

Birleşmiş Milletler tarafından 7 Şubat 2000 tarihinde resmi olarak ilan edilen 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günün’de, bu sergi ile kadına yönelik şiddetle mücadelede farkındalık kazandırmak amaçlanıyor.

(ÇOMÜ) Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (KAM) tarafından organize edilen sergi de, sanatın gücüyle kadına yönelik şiddeti yeniden düşündürmeyi ve toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine katkı sunması açısından önemi büyük.

SERGİYE “IPHİGENİA VE POLYKSENA” İSİMLERİ İLHAM OLDU

Homeros’un İlyada’sında 85 kadının adı geçer. Troya Savaşı, Helen’in, Troya prensi Paris tarafından kaçırılması sebebiyle ilan edilir. Akhaların kralı Agamemnon yelkenleri dolduracak rüzgâr gelmeyince kızını, Iphigenia’yı kurban eder ve Troya topraklarına yelken açarlar. Savaş boyunca Troya’nın kadınları acı çeker, ezilir, ağıt yakar ve savaşın sonunda yine bir kadının, Troya prensesi Polyksena’nın kurban edilmesiyle Troya’nın mağlubiyeti ilan edilir ve savaş sona erer. Savaşın başında ve sonunda kurban edilen bu kadınların hikayeleri, İlyada’da Akhaların ölümsüz sanılan komutanı Akhilleus ve Troya’nın şanlı prensi Hektor’un çarpışması kadar dile gelmez, kaybolur gider, önemsiz gibi görünür.

ŞİDDETE UĞRAYARAK ÖLDÜRÜLMÜŞ TÜM KADINLARIN TEMSİLİ

Iphigenia ve Polyksena, dünden bugüne şiddete uğrayarak öldürülmüş tüm kadınların temsilidir. Binlerce yıl öncesinden bugüne hikayeleri ile sanatçıları çokça etkilemiş bu karakterler kadının cinsiyet rolü, şiddetin öznesi haline gelişi ve kurban edilmesi üzerinden sanat ile, kadına yönelik şiddetin geçmişten bugüne hangi noktaya gelindiğini gözler önüne seriyor.