Basın açıklamasını (SES) Çanakkale Şubesi adına yapan Örgütlenme sekreteri Aylin Demirel; ‘’Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmediğini, sorunları daha da derinleştireceğini bakanlık yetkililerine iletmiş ve 5 temel talebimizi kamuoyuna açıklamıştık. 5-6-7 Kasım’da, Yönetmelik geri çekilinceye kadar uyarı niteliği taşıyan üç günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirmiştik.  Taleplerimiz yerine getirilmediği ve çözüme yönelik kararlar alınmadığı için, sağlık emek-meslek örgütleriyle birlikte 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde 5 günlük iş bırakma kararımızı da bu hafta uyguluyoruz.1. basamakta hizmet üreten sağlık emekçileri olarak; halkın sağlık hakkına erişimini engelleyen, hekimlerin mesleki özerkliğini yok eden, sağlık emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran bu yönetmeliğin geri çekilmesini beklerken; TBMM’ye sunulan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile Kanunun 68. Maddesinde ve Aile Hekimliği Kanunu’nun 5. maddesinde değişiklikler yapılmaktadır. ’ ifadelerini kullandı.

Bu değişiklikler TBMM’de yasalaşacak olursa 1. basamak sağlık hizmetleri piyasa dinamiklerine tam olarak teslim edilecektir.’’ diyerek sözlerine devam eden Demirel; ’’Bu yasa teklifiyle geleneksel ve tamamlayıcı tıp (GETAT) uygulamaları aile hekimleri birimlerinde mesai dışında paralı olarak gerçekleştirilebilecek. Hastaların, etkililiği belirsiz bu yöntemlere kamu eliyle yönlendirilmeleri, toplum sağlığına zarar verecek, bu uygulamalara gereksiz ve yersiz bir güven yaratacaktır. Halkın sağlığı için 1. basamakta bilimsel koruyucu tıp uygulamalarının yaygınlaştırılması gerekir, GETAT uygulamalarının değil. Yasa teklifiyle katkı-katılım payları artırılmakta, halk cebinden daha fazla ödeme yapmaya zorlanmakta, aile hekimliğindeki raporlar ücretli hale getirilmektedir. Kanun meclisten geçmeden, haksız rapor isteyen hasta tarafından darp edilen aile sağlığı çalışanımız örneği; aile hekimlerimizin hastalarla karşı karşıya geleceğinin kanıtıdır. İş Bırakmamızın 3. Gününde, “Grevin sağlık sistemini aksatmadığını, insanların eksiklik hissetmediğini” belirten Sağlık Bakan Yardımcısı başta olmak üzere Sağlık Bakanlığı yetkililerine bir kez daha sesleniyoruz: Sorun yumağına dönüşmüş sağlık sistemini performansa dayalı, bilimsel yaklaşımdan uzak yönetmeliklerle düzeltemezsiniz. Alanın öznesi olan bizlerin, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin görüş ve önerilerini almadan, halk sağlığını geliştiremez sağlık emekçilerinin sorunlarını çözemezsiniz.’’ şeklinde konuştu.

‘’Beş talebimizin hayata geçirilmesi yeterlidir’’

Sağlıklı bir toplum, iyi çalışan bir sağlık sistemi için daha önce de dile getirdiğimiz beş talebimizin hayata geçirilmesi yeterlidir. Burdan bir kez daha hatırlatıyoruz:’’ diyerek taleplerini bir kez altını çizen Demirel; ‘’1. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve ASM’ler kamu tarafından sağlanmalıdır.

2. Nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar, ASM sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır.

3. Aile Hekimliğinde güvencesiz ve kadrosuz istihdam son bulmalıdır. Nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Aile Hekimleri işveren olmamalıdır. ASM ebe hemşirelerine ödenecek ücret Aile Hekiminin çalışma kriterlerine göre değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmeli, tavan ücreti katsayıları artırılmalıdır.

4. Hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak, tek kalemden oluşan, yoksulluk sınırı üzerinde insanca yaşamaya yetecek düzeyde, yıllık izin, hastalık, doğum ve ölüm izinlerinde kesilmeyecek maaş uygulamasına geçilmelidir.

5.  Sağlıkta şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır’’ dedi.

‘’Yönetmeliğinin iptali, meclisteki yasa teklifinin iptali için mücadelemiz sürecek’’

Sağlık için cebinden daha fazla para ödemek istemeyen, nitelikli sağlık hizmeti almak isteyen Halkımızın sağlık hakkını, mesleki özerkliğimizi, mesleğimizin onurunu, ekonomik ve özlük haklarımızı savunmaya, bilimsellikten uzak uygulamalara karşı durmaya devam edeceğimizi bir kez daha kararlılıkla vurguluyoruz. Vergide Adalet Eylemlerimizde 39. Haftaya girmiş bulunuyoruz. Haklı taleplerimiz için bugün yine Sağlık Bakanlığı önündeyiz. Sermaye kesimlerinden alınmayan ve emekçilerin vergilerinden beslenen adaletsiz Bütçe nedeniyle yüksek vergi kesintilerinin sona ermesi, Eziyete dönüşen Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin iptali, meclisteki yasa teklifinin iptali için mücadelemiz sürecek.’’ diyerek açıklamaya son verdi.