Erzincan’daki arama çalışmaları heyelan riski nedeniyle durduruldu
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan’ın İliç ilçesinde 13 Şubat tarihinde meydana gelen toprak kaymasında göçük altında kalan 9 işçiyi arama faaliyetlerinin heyelan riski nedeniyle durdurulduğunu açıkladı.
Erzincan’ın İliç ilçesindeki bir maden ocağında meydana gelen toprak kayması sonrası göçük altında kalan 9 işçi için başlatılan arama çalışmaları, arama faaliyeti yapılan noktalardan biri olan manganez ocağındaki heyelan riskinin devam etmesi nedeniyle durduruldu. Konu ile alakalı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, toprak kaymasında göçük altında kalan 9 işçiyi arama faaliyetlerine ara verdiklerini söyledi. Bakan Bayraktar, “Malumunuz geçen salı günü saat 14.28’de burada meydana gelen heyelan hadisesinden sonra o dakikadan itibaren devletimiz tüm imkanlarıyla tüm kurumları buraya geldi. Sizleri ve kamuoyunu bilgilendirmiştik ve dün sizler de sahadaydınız. Sahadan da o yoğun çalışmaları görüntülediniz ama biz son 3-4 gündür söylediğimiz şekilde sahada çalışma şartları hakikaten çok zorlu. Zira çok ciddi heyelan riskiyle karşı karşıyayız. Bu heyelan içerisinde elbette ki özellikle orada çalışan AFAD’taki kardeşlerimizi risk altına almadan, onlar için ilave bir tehlike oluşturmadan ve bu emniyet koşullarından taviz vermeden çalışma imkanını sürdürmeye ve korumaya gayret ettik. Fakat özellikle dün geceden itibaren geçtiğimiz günlerde ifade ettiğimiz heyelan riski biraz daha yoğunlaştı. Dolayısıyla o yığının kaymamış bölgelerinde şu anda ciddi bir hareketlilik var. Konuyla ilgili özellikle AFAD’ın çalışmalarıyla ilgili bakanımız sizlere bilgi verecek ama bu çalışmalardan, bu risklerden dolayı şu anda faaliyetleri durdurmuş durumdayız, arama faaliyetlerini. Tabii bu çok ciddi boyutta gördüğümüz risklerden bir tanesi ama bununla birlikte özellikle hızlı bir şekilde gerek temiz suyun kontrol altına alınması, gerek kontamine olmuş yani oradaki toprakla buluşmuş suyun kontrol altına alınmasıyla alakalı Devlet Su İşleri’nin koordinasyonunda önemli bir faaliyet devam ediyor. Gerek buraya yukarıdan gelen su, gerek oradan aşağıdan oluşturduğumuz baraja gelen su, buradaki suyun kontrol altına alınması, toprağın kontrol edilmesi ile alakalı da gerek DSİ, gerek Çevre, Şehircilik Bakanlığımız sürekli ölçümler almak suretiyle hem suyun hem toprağın kalitesini kontrol ediyorlar. Bugün itibarıyla söyleyeceğimiz şey şu. Çevre, Şehircilik Bakanlığımızın buradaki laboratuvarlarında ve Ankara’ya gönderdikleri numunelerde çok şükür herhangi bir endişe edilecek olumsuzluk söz konusu değildir. Yani diğer günlerde olduğu gibi çok şükür bugün de bu alanda bir sıkıntı görmüyoruz. Ama ifade ettiğim gibi özellikle baraj tarafındaki çalışmalarımızı yoğun bir şekilde devam ettiriyoruz. Bu heyelan riskiyle alakalı birçok akademisyen hocamız da burada bizim ekiplerimizle beraber, ilgili bütün kurumlarımızla beraber heyelan risklerini nasıl ortadan kaldırırız ona gayret ediyoruz. Bu konuda yarın öğlene kadar yapacağımız çalışmalarda daha net bir tablo ve yol haritası önümüze koyacağız” dedi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ise, “Biz İçişleri Bakanlığı, AFAD olarak 9 canımızı arama ile ilgili ilk günden bu ana kadar çalışıyoruz. Hem Sabırlar Vadisi’ne gelen bugünkü ölçümle 8 milyon metreküplük kaymayla oluşan toprak kütlesi hem de hemen onun arka tarafındaki mangan ocağına gelen bugünkü ölçümle 2 milyon metreküplük kaymayla gelen toprak kütlesinde canlarımızı arıyoruz. Burada dron radarlarla aramış olduğumuz araç, konteynerle ilgili olan lokasyonlarda çalışmalarımız belli ama arama faaliyetlerinde bizim olmazsa olmaz bir önceliğimiz var. Arama kurtarma veya arama faaliyetlerinde bulunan AFAD ile onların koordinasyonundaki tüm insan gücünün güvenliği, yani önce güvenlik. Toplam kütlenin bulunduğu liç alanı dediğimiz alanla ilgili yukarıdaki hakim tepelere jeoradarla sismik anbean ölçümler yapılıyor ve bir alarm sistemi de var. Eğer orada kayma ihtimali olursa aşağıdaki arama faaliyetindeki arkadaşlarımızın, çalışan kamyon, iş makinaları vs. onların tamamı ile ilgili çok hızlı çalışan bir uyarı mekanizmamız var. Manganez ocağıyla ilgili az önce bakanımız da söyledi, dün akşam ilk anından itibaren 6 gün önceki olayın olduğu günden bu yana oradaki duran kütlenin stabil değil, maalesef aktif ama gittikçe de daha aktif hale gelme riskini görünce oradaki arama faaliyetini durdurduk. İlk günden itibaren hep olumlu haber vermek, iyi haber vermek gayretindeyiz ama böyle bir gerçek var. Eğer bu her iki kaymanın olduğu lokasyonun sırtlarındaki liç alanı stabil olsa, biz her gün size kaç araç naklini geçici toplama alanlarına naklettiğimizle ilgili, her gün kendimizi nasıl geliştirdiğimiz haberlerini verecek ve bununla beraber buradaki toplam kütleyi ne kadarlık bir sürede aktaracağımızı söyleyecektik. Ama şu anda içinde bulunduğumuz durum her zaman ama her zaman anlık. Maalesef bu aktif olan olumsuzluğu göz önünde bulundurmamız ve dolayısıyla mangan ocağının olduğu yerdeki kısmı dün akşam itibarıyla durdurduk” diye konuştu.
İki bakan ayrıca, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ve Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın da bölgeye geleceğini ifade etti.