Cinayetle biten takı kavgasında eşini kazara öldürdüğü iddia edilen sanığa müebbet hapis

Kocaeli’nin Körfez ilçesinde iki aile arasında, "Ben senin düğününde çeyrek altın taktım. Sen bana neden altın takmadın?" meselesi sebebiyle çıkan kavgada, eşini kazara vurarak ölümüne sebep olduğu iddia edilen sanık, "olası kastla öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Duruşma sonrasında karara tepki gösteren sanığın babası, oğlunun eşini öldürmediğini söyleyerek, "Oğlumun hiçbir suçu, günahı yok. Oğlum 35 senelik eşini neden öldürsün? Mutluydular ama onlara mutluluğu çok gördüler" dedi.
Esentepe Mahallesi Yaşar Doğu Caddesi’nde 19 Haziran 2022 yılında meydana gelen olayda, düğünde karşılaşan iki aile arasında, "Ben senin düğününde çeyrek altın taktım. Sen bana neden altın takmadın?" meselesi sebebiyle kavga çıkmış, 42 yaşındaki Gülten Ş. silahla vurularak yaşamını yitirmiş, Tarık Ö. ve Tayfun D. de yaralanmıştı. Yılmaz Ş. eşini öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, oğlu Haydar Ş. ise müştekileri öldürmeye teşebbüs suçundan adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

"Eşimin mezarına sarılmak istiyorum"
Olaya ilişkin açılan davanın 7. celsesi, Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık Yılmaz Ş., avukatı Nurcan Özlen, tutuksuz sanık Haydar Ş. ile avukatı Ceren Şerbetçioğlu ve aileler katıldı. Suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanık Yılmaz Ş., "Önceki savunmalarımı tekrar ediyorum. Eşimi ben vurmadım. Tahliye ve beraatimi istiyorum. Eşim vefat etti, ben ise cezaevine girdim, mağdurum. Eşimin mezarına sarılmak istiyorum" dedi.

"Dosyada müvekkilimin cezalandırılmasını gerektirecek delil yoktur"
Sanık Yılmaz müdafi avukat Nurcan Özlen ise, "Müvekkilimin eşi maktulü kasten öldürdüğüne ilişkin delil olmadığı gibi öldürmesini gerektirecek bir durum da söz konusu değildir. Bizim iddiamız müvekkilin atmış olduğu kurşunlardan değil müşteki Tarık’ın elinin altında saklamış olduğu tabanca ile ateş etmesinden kaynaklı sonuç meydana gelmiştir. Dosyada müvekkilimin cezalandırılmasını gerektirecek delil yoktur, bu husus gözetilerek öncelikle müvekkilimin beraatine, aksi halde lehe olan hükümler uygulanmak suretiyle karar verilmesine talep ederim" şeklinde konuştu.

Tutuklu sanık Yılmaz Ş. müebbet ve 9 yıl 3 ay hapis cezası aldı
Mahkeme heyeti, sanık Haydar Ş.’ye, Tayfun D.’ye karşı işlemiş olduğu "kasten yaralama" suçundan 2 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Sanık Yılmaz Ş. ise Nadir D. ve Tayfun D.’ye karşı işlediği "silahla tehdit" suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yılmaz Ş., Tarık Ö.’ye karşı işlediği "kasten yaralama" suçundan 3 yıl hapis cezası, "ruhsatsız silah bulundurma" suçundan ise 2 yıl 6 ay hapis ve bin 500 TL adli para cezası aldı. Ayrıca, Yılmaz Ş. hakkında, eşini öldürdüğünün sabit bulunması sebebiyle "olası kastla öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına hükmedildi.

"Mutluydular ama onlara mutluluğu çok gördüler"
Karara tepki gösteren tutuklu sanık Yılmaz Ş.’nin babası Tahsin Ş. duruşma sonrası yaptığı açıklamada, "Oğlum Yılmaz, karşı tarafın düğünü olunca onlara çeyrek taktı. Aradan geçen 1-2 sene sonra Yılmaz çocuğuna düğün yaptı ancak karşı taraf düğüne gelmedi. Oğlum Yılmaz, onları telefonla arayarak düğününe neden gelmediklerini sordu. ’Ben sizin düğününüze geldim, takımı taktım ama siz ne geldiniz ne de takı taktınız’ diye sordu. Adamlar bu duruma kızarak silahla Sakarya’dan arabayla Kocaeli’ye oğlumun evinin önüne geldiler. Küfür ettiler, bağırdılar. Gelinim o sırada evini süpürüyormuş. Tarık, gelinimin saçını tutmuş. Yılmaz da elinde kurusıkı tabanca ile aşağıya inmiş. Eşini Tarık’ın elinden almaya çalışmış. O sırada Tarık, gelinim Gülten’in saçından tutup elinde bulunan havlunun altında sakladığı tabancayla ateş etmiş. Gelinim bu şekilde öldü. Oğlumun hiçbir suçu, günahı yok. Oğlum 35 senelik eşini neden öldürsün? Mutluydular ama onlara mutluluğu çok gördüler. Oğlum eşini öldürmekten müebbet hapis cezası aldı. Oğlum eşini öldürmedi. Vuran belli eden belli ama burada adalet yok" diye konuştu.

İddianameden
Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede, sanıklar ile müştekiler Tarık Ö. ve Tayfun D.’nin uzaktan akraba oldukları, olay tarihinde şüpheli Yılmaz Ş.’nin gittiği düğün merasiminde müşteki Tayfun D. ile karşılaştığı, Yılmaz Ş.’nin daha öncesindeki düğünlerde taktığı altını Tayfun D.’den istemesi sebebiyle taraflar arasında anlaşmazlık yaşandığı belirtildi. Yılmaz Ş.’nin düğünden sonra evine döndüğü, bir süre sonra müştekilerin araçları ile şüphelilerin ikametinin yakınlarına geldiklerinin kaydedildiği iddianamede, müştekilerin kendilerine saldırmak amacıyla geldiğini düşünen Yılmaz Ş.’nin, soruşturma aşamasında ele geçirilemeyen silahını yanına alarak, aracı ile müşteki Tayfun D.’nin aracının önünü kestiği ifade edildi.

Başkasına ateş ederken eşini öldürmüş
Araçtan elinde silahıyla inen Yılmaz Ş. ile oğlu Haydar Ş.’nin boru, sopa ve bijon anahtarı ile müştekilerin yanına gittiği, taraflar arasında arbede yaşandığı, şüpheli Yılmaz Ş.’nin elinde bulunan silahla mağdur Nadir D. ve müştekiler Tayfun D. ile Tarık Ö.’yü hedef alarak 2-3 el ateş ettiğinin belirtildiği iddianamede, ateş edilen mermilerden birinin müşteki Tarık Ö.’nün kaburgasından girerek omzundan çıktığı, diğer merminin ise müşteki Tayfun D.’nin başını sıyırdığı, Nadir D.’ye ise merminin isabet etmediği vurgulandı. Arbede sırasında Haydar Ş.’nin elinde bulunan bijon anahtarı ve sopa ile saldırmaya devam ettiğinin ifade edildiği iddianamede, Yılmaz Ş.’nin silahını tekrar ateşlediği ve silahtan çıkan merminin eşi Gülten’in başına isabet etmesi neticesinde hayatını kaybettiği yer aldı.